

“Efendim, neden bana böyle değersiz bir şeyi verdiniz? Çömlek altın gibi parlıyordu ama içi çamur doluydu!” diye sitem etti.Bilge gülümsedi ve şöyle dedi:
“Evlat, işte senin halin de bu çömlek gibidir. Dışın parlak, sözlerin tatlı ama içinde samimiyet yerine çıkar var. Görünüş aldatır ama hakikat er ya da geç ortaya çıkar.”Adam, mahcubiyetle başını öne eğdi ve bir daha sahte bir dostluk kurmaya cesaret edemedi.Özetle: İnsan, dış görünüşü ve sözleriyle değil, samimiyeti ve içtenliğiyle değerlendirilir. Sahte dostluklar, altın yaldızlı çömlekler gibidir; dışı parıldasa da içi çamurla doludur. Bazı samimiyetler de böyledir. Zifiri karanlık kalplerde sahte gülücüklerle birbirlerine sarılanlar aslında ellerinin altında bir hançer taşırlar. Gün gelir o hançeri sarılırken sırtına saplarlar. Samimiyet, yüreklerin konuştuğu bir dildir. Çoğunun yüreği yetmez...Herkese samimi bayramlar dilerim...Şeyda GÖKTEN
Gazeteci-Yazar
31/03/2025